9 Haziran 2020 Salı

AFORİZMAL HİSLİKLER

I

İnsanı umursamaz yapan karakter yapıları değildir, her şeyi koşullar şekillendirir. Hiç kimse durduk yere kendi kabuğuna çekilmez, bunu tetikleyen bir neden mutlaka vardır. Hafif bir rüzgâra bile kaygı duyan insan­lar dayanma gücü aşıldığında fırtınalara gülümsemeye başlar. Zamanın şakası yoktur, vaktinde gerçekleşmeyen her şey insanı umursamaz yapabilir. 


II

Herkes kendi yalnızlığını yaşar, kimisi olup biteni kav­rayabilmek için köşesine çekilip hayata uzaktan bak­mayı tercih eder. Tablosunu bitiren ressam, tabloyu bir­kaç adım geriden incelemesinin sebebi de budur. İnsan uzaklaşıp yalnız kaldığında çiçek gibi görünen şeylerin aslında bütün resmi bozduğunu anlar. Yalnızlık cesaret örneklerinin en muazzamıdır, gerçeği göre­bilmek adına.  


III

On yıl sonra kendini nerede görüyorsun, diye bir soru yönelttiler. Ben dün de bugün de ve gele­cekte kendimi onun yanında görüyorum. Mesafelere aldırış etmeden gözlerimi kapatsam da görüyorum. Görü­yorum işte, kâhin değilim sadece seviyorum.


IV

Gökyüzüne doğru kanat çırpan bir kuşun mutlulu­ğunu taşıyorum mesela, altı yaşındaki heyecanıma geri dönmüş gibiyim, ne bileyim çiçek filan açıyorum seni dü­şününce.


Öyle uzaklara gitmeliyim ki yürüğüm yollar bütün kırgınlıklarımı unutturmalı. Arınmalıyım malûm izlerden. Sakinleşmeli kafamın içi. Ağır gelen bir şeyler var duygularıma yüklediğim. Bir manzara lazım bana kendimden kaçabileceğim.


VI

Birbirini tekrar eden günlerin içinde kuru bir yaprak gibi savrulurken canımı sıkan şeyin belirsizlik olduğunu fark ettim. Bundan sonra ne olacaktı? Öyle bir çıkmazdaydım ki bir yanım felaket tellallığı yapmaktaydı diğer yanım ise ona eşlik etmekteydi.

MURAT ALİ ERSAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder